0

KURBAN ETTİK BAYRAM OLDU

Büyüdüm Çocuk Oldum Platformu'nun dernekleşmesi sonrası aldığı kurumsal isimdir.

Çıktığımız bu yolda her yıl daha fazla insana ulaşıyoruz.

2024 Kurban Organizasyonunda Türkiye’den ve Avrupa’dan toplam 8 farklı ekip ile 4 ülkeye giderek, 76.000 gerçek ihtiyaç sahibi aileye kurban emanetlerinizi dağıttık. Bunu sizler sayesinde başardık. İyi ki varsınız!

Ekibimiz duygu ve düşüncelerini şu şekilde paylaştı:


Mehmet Erkiş: “Yaşadığım duyguları ve hisleri hayatım boyunca yaşamamıştım. Sevdiğiniz yerden geri dönmek istemezsiniz ya, Afrika’ya gittiğinizde oraya bağlanıyor ve eve dönmek istemiyorsunuz. İhtiyaç sahibi insanlara dokunabilmenin verdiği hazzı tatmak, çocukların yüzünün güldüğünü görmek ve onlara hediyeler getirdiğimizi anladıklarında attıkları sevinç çığlıklarını duymak bambaşka bir durum. Her insan bu hisleri mutlaka bir gün yaşar umuduyla… İyi ki varsın BÇO.”


Emrah Keskin: “Kurban et bayram olsun sloganıyla başladığımız bu uzun maratonun sonunda, hayatımda ilk kez bir mazlum coğrafyaya gitmenin heyecanı ve mutluluğu kapladı içimi. Uzun bir yolculuğun sonunda varmış olduğumuz topraklar yüreğimi ısıttı. Birçok şeyin farkında olmayan masum çocuklara verdiğimiz hediyelerle onları güldürmek ve sevindirmek en güzel duygulara sebep oldu. Özellikle uzun uğraşlar vererek gittiğimiz yolun sonunda insanlara tebessüm olmayı yeniden yaşamayı iple çekiyorum. Bize bu duyguyu yaşatan dernek kurucu başkanımıza minnettar ve borçlu olduğumu bildirerek teşekkürlerimi sunmak istiyorum. İyi ki BÇO ve YARDIMHANE var!”


Emre Keler: “2.5 yıl önce, derneğin kapısından tanışmak için ilk kez girdiğimde aklımdaki tek düşünce sosyal medya hesaplarında gördüğüm okul boyama etkinliklerine katılabilmekti. O günkü hayal eşiğim bu ailenin bana sunabileceği imkanları anlayabilmeme yetmemişti. Gün geçtikçe oluşan Afrika hayali 2024 Kurban Bayramında derneğin vesilesi ile gerçekleşti. Emeği ve desteği geçen, yetkisi bulunan bütün insanlara bu imkanı sundukları için ne kadar teşekkür etsem de hislerimi tam olarak aktaramam. Başından sonuna yaşadığımız hayatı, dertlerimizi, günlük mücadelelerimizi sorgulatan kusursuz bir ders Afrika. Sanki neden hayatta olduğunu, neyi amaç edinmesi gerektiğini anlatıyor insana. Görevli olduğumuz bölgeye gidebilmek için günlerce uykusuz kaldığımız yollar, bir çocuğun tebessümüyle kısalıyor. Bir çocuğun mutluluğu yaşadığınız yorgunluğu, uykusuzluğu, derdinizi, kaygılarınızı unutturuyor. Kendi hayatınıza döndükten sonra gün içerisinde, Afrika'da yüzünü güldürdüğünüz çocuk aklınıza geliyor ve o an dert edindiğiniz günlük meşgalenizi sorguluyorsunuz. Tarifi mümkün olmayan hisleri yaşattığı için bu aileye sonsuz teşekkürler. Tekrar orada olabilmek ümidi ile iyi ki BÇO var. “


Ahmet Tarık: “Yoksulluğun değil yokluğun hüküm sürdüğü bir coğrafya: Afrika. İnsanların paraları olsa da bir şeyler satın alamadığı bir kıta. Yerli halkın et kesilen yerlerde ellerinde leğenlerle, kovalarla, muz yapraklarıyla "belki bir parça et alabiliriz" diye uzaktan etleri izlediğini gördüğüm an neden Afrika'ya gelmemiz gerektiğini idrak ettim. Küçücük çocukların çıplak ayaklarıyla arabanızın peşinden yorulmadan koştuğu, bir oyuncak için tepelerden nasıl heyecanla indiklerini ilk gördüğümde çok garipsemiştim bu durumu. Türkiye'de onlarca etkinliğe katıldım, uzaktan kumandalı arabaya zoraki memnun olan çocuk bile gördüm ancak böylesini ilk kez görüyordum. Evet Afrika'da çocuklar dahi böyle çünkü ellerinde bir oyuncakları yok, kıyafetleri yırtık, insanlar yılda 1 kez onda da biz götürmüşsek et "yiyebiliyor". Çok garip bir his bu, gözümle görmeden önce tarif edemeyeceğim bir olay çünkü bu gördüklerim, yaşadıklarım hala hikaye gibi geliyor bana ama ortada bir Afrika gerçeği var ne yazık ki... İnşallah günün birinde Afrika'nın yardım götürülmeye dahi ihtiyacı kalmaz, başka mazlum coğrafyalara yardım etme gücüne kavuşurlar kıta olarak. Bu güzel organizasyonda emeği geçen herkese teşekkür ederim, birlikte daha güzel ve büyük nice organizasyonlara...”


 Emre Bektaş: Gerçek ihtiyaç sahiplerine yardımcı olmak ve çocukları sevindirmek paha biçilemez bir duygu. Afrika’da Türk bayrağını gururla dalgalandırmak da ayrıca keyifliydi.


Yunus Emre Gür: “Kurban et bayram olsun sloganı ile çıktığımız bu yolda ben şahsım olarak ilk defa mazlum coğrafyanın topraklarına bedenen gitmenin onurunu ve gururunu yaşıyorum. Oradaki insanların ve çocukların yüzündeki tebessüme ve mutluluğa vesile olmanın verdiği haz, insanın kalbine dokunan çok özel bir duygu. Belki on binlerce kilometre öteye gittik, onlarca saatimiz günlerimiz yolda geçti. Yoğun tempoda geçen günlerimiz belki bizi bedenen yordu ama bu benim hayatımda yaşadığım en huzurlu yorgunluk oldu. İyi ki BÇO var.”


Furkan Çelik: “Bir çocukluk hayali daha Büyüdüm Çocuk Oldum ile gerçek oldu. Her zaman Afrika'daki insanları görmek, tanışmak ve onlara var gücümle yardım etmek istemiştim. İnsanların yaşam koşullarını görünce daha fazla hırslandığımı söyleyebilirim. Çok uzaklara yaya olarak gitmeleri ve ayaklarına giyecek bir terlik bile bulamayanların olması beni fazlasıyla etkiledi. Umarım hep birlikte bunun gibi birçok etkinlik yaparız ve nice yüzler güldürürüz.”


Sinan Çiftçi: “Afrika'ya kurban için ikinci gidişim. Ulaşabildiğimiz insanların mutluluğu onca yolu gittiğimize değiyor, tekrar olsa yine giderim. Dini bir ibadetin bunca insana ulaşması çok onur verici bir duygu.”