“KALBE DOKUNMAK ÇOK AYRI BİR DUYGU...”
Kayseri'de 4 ailemize kışlık kıyafet yardımı ve evleri için kanepe ulaştırdık.
Soğuk kış günleri herkesi aynı derecede etkilemiyor… Yurdumuzun diğer illerinde çetin soğuklar çocuklar üzerinde etkisini daha fazla gösteriyor. Kimimiz için kış kartopu oynayıp battaniyenin altında film izlemek iken, kimimiz için bir yaşam mücadelesi haline geliyor. Kayseri de kış soğuklarını güçlü bir şekilde hissettiğimiz illerimizden bir tanesi… Çocuklarımız her gün okula giderken, dışarı çıkarken bu mücadele ile karşı karşıya kalıyor.
Yardımhane Derneği ve Büyüdüm Çocuk Oldum Platformu olarak 22 Aralık 2020 tarihinde Kayseri’de çocuklar kışı daha rahat atlatabilsinler diye 4 ailemizin çocuğuna kışlık kıyafetlerini ulaştırdık ve 3 ailemizin kanepe ihtiyacını karşıladık.
Etkinliğe Katılan Kayseri gönüllü ekibimizden Kudret Güven etkinlik sonrası hissiyatlarını bizimle paylaştı:
“Aslında duyguları ifade etmek çok zor. Bir güne 2 etkinlik sığdırdığımız bir gün oldu. Dışarıdan bakıp izlemek mi yoksa ekip arkadaşlarının gözlerindeki o heyecanı o mutluluğu onlarla paylaşmak mı? İkisi arasında kalıyoruz bazen. İşte bu da onlardan biriydi. Her etkinlikte olduğu gibi, aileyi arayıp “Koltuk takımı getiriyoruz size” dediğimde “Gerçekten miiii?” diye bir sevinç çığlığı duyduk. Hepimizde bir gülümseme belirdi. Ardından ekip arkadaşımızın ufak bir kız çocuğuna bere giydirişi vardı. Tarif edilecek gibi değil. Öyle umut dolu gözlerle bakıyordu ki yavrucağımız arkadaşımıza…
Bir başka arkadaşımızın gittiniz her evdeki çocuklara şeker ikram etmesi… 80 yaşındaki amcanın da daha 15 yaşındaki bir kardeşimizin de kız/erkek demeden dört elle sarılması… O ailenin ihtiyaç sahibi olarak değil de kendi eviymiş gibi görüp hareket etmesi… Ailenin mutluluğu, evi ilk ziyaret edişimizde bizlere bakışı ve eşyalar geldikten sonraki bakışı arasında uçurumlar var. Çok güzel bir his ruhu doyurmak. Gittiğimizde evde halı yoktu, ayaklarımız üşüyordu. Beş dakikalık aile ziyaretinde “ayaklarımız üşüdü” dediğimiz yerde onlar uyuyordu... Bizi görünce mutluluktan ne yapacaklarını şaşırdılar. Artık yatacakları bir yatak, üzerinde oturacakları koltuk, yemek yapacakları fırın ve ocakları var. O yemekleri saklayacak kap kacakları, sıcacık yuvaları var, bizimse sıcacık kalplerimiz…”